10 Eylül 2014 Çarşamba

Mozart sahnesinden "Viyana Valsı"

Bir masalın içinden sıyrıldım ve günümüze döndüm. Uzun zamandır kitap satın alma diyetindeydim, hoş hala bu diyetim devam ediyor ancak D&R da 9 TL lik bu kitabı gördüğümde albenisi olan cildine cezbelenip konusunu okumaya başladım işte orada, içine çekti hikaye beni...  Ve almadan oradan çıkmazdım nitekim öylede yaptım.

Kitap 18 yuzyıl sahnesinden, Londra'da büyüyüen bir sopranonun ekseninden gelişiyor. Tarih sahnesinden o kadar çok aktörle karşı karşıya kalıyorsunuz ki, bir soprano biyografisi mi tarihi bir roman mı okuduğunuzu bir süre anlamıyorsunuz. Zaten hikaye öyle büyülü öyle masalsı dille kaleme alınmışki zaman mefrumunuzu bir süre yitiriyorsunuz
Nemesis yayınlarından çıkan ve Vivien Shotwell'in kaleme alıp Eda Tevrizcinin dilimize çevirdiği bu tarihi romanda bir çok tarihi kişinin hayatına tanıklık ediyorsunuz. Mozart'tan mı bahsetsem Mesmer'den mi?
Hikaye  Anna ile Mozart, ilk kez 22 Nisan 1783 Salı günü akşamı, sergiledikleri bir gösterinin ardından, Avusturya İmparatoru II. Joseph’in müzisyenlerin şerefine düzenlediği bir baloda karşılaşmasıyla başlıyor. Önce Anna'nın trajik bir o kadar da başarı dolu hikayesini bir süre dinliyorsunuz.
Mozart'ın Anna'nın hayatında ki sahnesine kadar, Anna pek de mutlu bir hayat geçirmiyor.  Venedik’te çalıştığı sıralarda ünlü İtalyan tenor Benucci’ye aşık olmuş ondan, hamile kalmış. Anna ile  evlenmeyen,  Benucci bebeğinin geleceği için İrlandalı keman virtüözü John Fisher ile evlenmek zorunda kalmıştır. Anna’nın bebeği doğumdan kısa bir süre sonra ölmüş  Anna ona kötü davranan kocasındanfa boşanmıştır . Ve yaşadığı tüm sıkıntılar sonucunda sesini kaybeden Anna aylar boyunca değil şarkı söylemek, konuşmayı bile başaramaz olur. İşte tarihin sahnesine bu noktada Mesmer girer ve manyetik yöntemlerin kullanıldığı bir tedavi ile  Anna yeniden sesine kavuşmasını sağlar. Anna ile Mozart aşkı gizli başlar ve mutsuz bir sonla biter. 
Daha fazla merak edenleriniz varsa masal tadında ki bu tarihi  romanı okumalı...
Sevgiler,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder